Bugün bakımdı kozmetikti hepsini bir yana bırakıyorum :)
Geçenlerde kısa sürede okuyup bitirdiğim bir kitaptan " Ve Dağlar Yankılandı " dan bahsetmek istiyorum sizlere. Yazarı Afgan asıllı olan Khaled Hosseini. Önceki kitapları "Uçurtma Avcısı" ve "Bin muhteşem Güneş" de birbirinden harika.
Üç kitabını da kendimi kaptırarak zevkle okudum. Aralarında bir seçim yapmam bile imkansız hepsi çok güzel. Şimdiye kadar okuduğum favori kitaplar arasında her üçü de.
Ve Dağlar Yankılandı ile ilgili yorumlarımı söyleyecek olursam;
Kitapta her karakter o kadar iyi yansıtılmış ve anlatılmış ki insan kendini her birinin yerine koymadan edemiyor. Karakterler toplum yapısını oldukça iyi gözler önüne seriyor. Afgan toplumunun yoksulluğu ve insanların bu yoksullukla başedebilmek için neleri feda ettiklerini, neleri göze aldıklarını da gösteriyor.
Bu kitapta Afganistan'da yaşayan iki kardeş Abdullah ve Peri'nin hikayesi anlatılıyor. Romanda onlara eşlik eden çok fazla karakter yer ve mekan var. Sadece Afganistan ile sınırlı değil. Dolayısıyla yan karakterlerin hayatlarına da yer verildiği için ana olay yanında yan olaylar da kitapta oldukça yer tutuyor.
Kitap Abdullah ve Peri'nin babasının onlara anlattığı bir hikaye ile başlıyor. Daha sonra Baba, Peri Ve Abdullah zorlu bir yolculuğa çıkıyorlar. Peri ve Abdullah'ın hayatlarını ayıracak, bağlarını koparacak bir yolculuktu bu.
Çünkü o yolculuktan sonra Peri zengin bir aileye evlatlık olarak veriliyor. Ve o günden sonra Abdullah'ı hiç görmüyor ve hatırlamıyor. Ta ki hayat onları tekrar buluşturana kadar. Peri abisini hiç hatırlamıyor. Fakat Abdullah onu hiç unutmuyor. Kızına Peri adını vererek kardeşinin hayatında bir yer etmesini sağlıyor.
Hayat onları tekrar buluşturuyor evet. Ama Abdullah için biraz geç kalınıyor. Çünkü bu sefer Peri onu öğrenmişken Abdullah yaşlılığı ve hastalığı sebebiyle onu hatırlamıyor. Fakat Peri buna rağmen abisine kavuşmanın mutluluğunu yaşıyor. Peri'yi abisine kavuşturan ise Abdullah'ın kızı Peri.
Kitabı okudukça neden babalarının onlara anlattığı hikayenin seçilmiş olduğu da anlaşılıyor. O hikaye onların hayatında gerçekliği buluyor. " Bazen bir eli kurtarmak için bir parmak kesilmek zorunda kalınıyor "
Oldukça duygusal ve sizi içine çeken bir hikaye. Karakterlerin birbirinden kopuşları ve sonra tekrar bir araya getirilişleri harika. Yazar herşeyi hayatın içinden anlatıyor. Sanki yaşanmış bir hikayeyi asıl yaşayandan dinliyormuş gibi hissettim kendimi okurken.
Ben okurken zevk alarak ve hiç sıkılmadan okudum. Belki siz de seversiniz kesinlikle tavsiye ediyorum. Tabi ki diğer kitapları Uçurtma Avcısı ve Bin Muhteşem Güneş de şiddetle tavsiye edilir :)
Okumaya devam.. Bizi bekleyen bir çok kahraman, olay ve hikayeler var.. Okumak Can'dır Can :))
Sevgiyle kalınn........
Bin muhteşem güneş gibi insanın boğazında düğüm bırakan kitaplardan galiba bu da...
YanıtlaSilEvet kesinlikle öyle. Okurken hiç bitmesin istedim. Bu üç kitaptan sonra yazarın kitaplarını arkadaki kitap tanıtımını bile okumadan gözüm kapalı alırım sanırım :)
YanıtlaSilEvet , bazı yazarlar ve kitaplar çok etkiliyor insanı.
SilDiğer kitaplarını okudum bunu da çok merak ediyorum en kısa zamanda okuyacağım;)
YanıtlaSilhttp://tugbates.blogspot.com
Diger kitaplarını sevdiysen bunu da mutlaka seveceksindir :)
YanıtlaSil